30 Mayıs 2018 Çarşamba

Ayatel Kursi'nin Detaylı Açıklaması


  1. اللّهُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ
  2. لاَ تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلاَ نَوْمٌ
  3.  لَّهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ
  4.  مَن ذَا الَّذِي يَشْفَعُ عِنْدَهُ إِلاَّ بِإِذْنِهِ
  5.  يَعْلَمُ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ
  6.  وَلاَ يُحِيطُونَ بِشَيْءٍ مِّنْ عِلْمِهِ إِلاَّ بِمَا شَاء
  7.  وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ
  8.  وَلاَ يَؤُودُهُ حِفْظُهُمَا
  9.  وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظِيمُ ٢٥٥



Ayetel kürsi dokuz cümleden oluşuyor. Yukarıda gösterdiğim gibi..

Birinci-dokuzuncu
İkinci-sekizinci
Üçüncü-Yedinci
Dördüncü-Altıncı

Beşinci-... ortada kalıyor..
Birbirlerini tamamlayan ilişkilendirilmeleri vardır.. Açıklayalım..



1-  "Allahü la ilahe illâ hüvel hayyül kayyûm" Allah'ın iki güzel ismiyle biten çok güzel bir cümledir.
El-Hayy ve El Kayyum; Hep yaşayan ve yaşamın kaynağını elinde tutan,bütün oluşumların ayakta tutulmasının ve korunmasının nedeni Allah'tır. 
(El-Hayy): Hayat sahibi.
(El-Kayyum): Her şeyin tek kaynağı.

  1. اللّهُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ

Her şey Allah'ın (cc)sayesinde yaşamına devam ediyor ve ayakta duruyor. İnanılmaz olan son cümle. Birinci cümle "Ve hüvel aliyyulazîm" olan dokuzuncu cümle ile bir ilişkilendirme var.
وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظِيمُ
Allah'ın (cc) iki ismi birinci cümlede..
Allah'ın (cc) iki ismi son cümlede..
Son cümle (El-Aliyy):Yüce..
(El Azîm):Azametli, büyük..



1-9 cümle meali şerifi:"Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Her şey Allah sayesinde yaşamına devam ediyor ayakta duruyor. O, yücedir, büyüktür azamet sahibir."  

İkinci cümlenin meali ve açıklaması aşağıdaki gibidir.
2.لاَ تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلاَ نَوْمٌ

"O’nu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku."

Allah azze ve celle kendisi hakkında şöyle buyurur:"Lâ te'huzühû sinetün ve lâ nevm." (Kendisini uyuklama ve uyku tutmaz)
Uyuklama, yorgun olduğunuz anda uyuklarsınız. (Sina:Uyuklama hali-uyku alemine geçiş
Bu aşamadan sonra ne geliyor? (Nevm:uyku, derin uyumak)
İkinci cümlede beşerde olan, fakat Allah'ta olmayan şeylerden bahsediliyor. (yorulma, uyuklama ve uyku hali)
İkinci ayet uyuklama ve uyku hakkındadır.
 وَلاَ يَؤُودُهُ حِفْظُهُمَا
Peki sondan ikinci ayet ne? "onları (gökleri ve yeri) koruyup gözetmek kendisini yormaz" 
İkinci cümle ile sondan ikinci cümle arasındaki bağlantıyı görüyoruz değil mi?

İkinci ve sekinci cümlenin meali şerifi:"O’nu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku.. Onları (gökleri ve yeri) koruyup gözetmek kendisini yormaz.."

 لَّهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ

3. cümle "Göklerde ve yerdekilerin hepsi O'nundur."   

Bu cümle ne ile ilgili? Sahip olma ve mülkiyet.
Ayet sahip olma ile ilgili yani her şey Allah'a ait sahiplik ve mülkiyette Allah'ındır. 
"Mâlik" Sahip olmak "Malîk" mülkiyet demek..
"Hükümranlık" diğeri "Hükümdarlık"anlamındadır.
Sondan üçüncü yani yedinci cümle  neydi?

وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ

"Onun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır.Allah kürsüsünden bahsederken kendi hükümranlığından bahsediyor. Kontrol etmenin bir yönü sahip olma iken. Diğer bir yönü hükümdarlıktır (Hükmetme: Yani sadece mülkünde hükmeder) 

Üçüncü ve yedinci cümlelerin meali şerifi:"Göklerde ve yerdekilerin hepsi O'nundur. Onun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır." (O, göklere, yere, bütün evrene hükmetmektedir.)



4. مَن ذَا الَّذِي يَشْفَعُ عِنْدَهُ إِلاَّ بِإِذْنِهِ


"O'nun izni olmadan katında kim şefaat edebilir?"



وَلاَ يُحِيطُونَ بِشَيْءٍ مِّنْ عِلْمِهِ إِلاَّ بِمَا شَاء


Hiç kimse bir yetkiye sahip değil, Allah'ın izin vermek istedikleri dışında olanlar hiç bir şeye sahip değiller. 

Ayet şununla ilgili. Allah'ın izin verdiği kimseler hariç hiç kimse bu konuda yetkili olamaz değil Allah'ın izin verdikleri müstesna. (İlla bima Şâe)
4-6 her iki cümlelerde Allah hakkında bir demeç bir istisna ile ilgilidir.
Demeç şudur: Hiç kimse bir yetkiye sahip değildir. Allah'ın izin verdikleri dışında..Bunun dışında olanlar hiç bir şeye sahip değiller..

Dördüncü ve altıncı cümle meali şerifleri:"O'nun izni olmadan katında kim şefaat edebilir?Hiç kimse bir yetkiye sahip değil, Allah'ın izin verdikleri müstesna." 



يَعْلَمُ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ 5


5"Onların önlerinde ve arkalarında ne varsa hepsini bilir."

Allah ayetin arkasından gelenleri ve önünde olanları bilir. Ve bu ayeti diğerlerinin ortasına koyuyor ve önlerinde (1-2-3-5 cümleleri ve arkalarında 6-7-8-9.cümleleri) ne varsa hepsini bilir diyor.
Kim söylüyor? Allah


Allah'ın konuşma yöntemi ve bunu ifade etme yöntemi. Bir gerçeğin farkında olmamızı istiyor. 

O da şu ki.   
Biz biliyoruz ki okuduğumuz Kur'an bir kitap bir metin gibi okuyoruz. 1-2-3-4-5-6-7-8-9 cümle diye sıralandırıyoruz. Resulullah (sav) kendisi Kur'an'ı sadece konuşmuş. Biz ancak yazıya dökülmüş halini görebiliyoruz. Kur'an çok muhteşemdi ve hiç hata yapma ihtimali olmadan O'nunla konuşmalar veriyordu. Allah (cc) Kur'an'ı yazılı değil sözlü olarak vahyetmiş yazılı değil. Yazılı ama burada değil Levh-i  mahfuz'da.
Şu konuda oldukça açık olmalıyız: Bu bir insandan çıkmış olamaz..



Ayetel kürsünün açıklamasını birde böyle okuyalım
1-9 cümle meali şerifi:"Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Her şey Allah sayesinde yaşamına devam ediyor ayakta duruyor. O, yücedir, büyüktür azamet sahibir."  

İkinci ve sekinci cümlenin meali şerifi:"O’nu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku.. Onları (gökleri ve yeri) koruyup gözetmek kendisini yormaz.."
Üçüncü ve yedinci cümlelerin meali şerifi:"Göklerde ve yerdekilerin hepsi O'nundur. Onun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır." (O, göklere, yere, bütün evrene hükmetmektedir.)
Dördüncü ve altıncı cümle meali şerifleri:"O'nun izni olmadan katında kim şefaat edebilir?Hiç kimse bir yetkiye sahip değil, Allah'ın izin verdikleri müstesna." 

5"Onların önlerinde ve arkalarında ne varsa hepsini bilir."


Nouman Ali Khan videolarından ve kendi ilmi birikimlerimden faydalanarak hazırladığım bir derstir. Doğrusunu Allah bilir (beşinci cümlede yazıyor zaten)amacım Allah'ın Rızasını Sevgili Peygamber Efendimiz (sav) de şefâtini kazanmaktır. 

Emine Kaya

28 Mayıs 2018 Pazartesi

Hz. Âişe Peygamberimizle kaç yaşında evlendi?



Hz. Âişe Peygamberimizle kaç yaşında evlendi?

Diri diri kız çocuklarını toprağa gömen cahiliye Arapları genel itibari ile kız çocuklarının yaşlarını tutmazlardı.

Toplumun tüm kınamasına rağmen kızlarını gömmeyip onları büyütenler, çocukları buluğa erdiklerinde Daru'n-Nedve'de bir tören düzenler ve kızlarının artık büyüdüğünü halka ilan ederlerdi.
Eğer bu uygulamayı esas alırsak, Hz. Aişe'nin 9 yaşında evlendiği iddiasını, “9 yıldır ay hali görüyordu” şeklinde anlamak gerekecektir. Yani kız çocuğu adet olduğu günden itibaren bir yaşına giriyordu diyebiliriz..
9 yıldır ay hali görmesi ve bir 9 yılda çocukluk dönemini dikkate alınca, Hz. Aişe validemiz evlendiğinde 18 yaşlarında bir genç kız olduğu anlaşılacaktır.

26 Mayıs 2018 Cumartesi

Amenerresulu'nün Kur'an'ın en büyük ayetleri olduğunu bildiren ayet

آمَنَ الرَّسُولُ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْهِ مِن رَّبِّهِ وَالْمُؤْمِنُونَ كُلٌّ آمَنَ بِاللّهِ وَمَلآئِكَتِهِ وَكُتُبِهِ وَرُسُلِهِ لاَ نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِّن رُّسُلِهِ وَقَالُواْ سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَإِلَيْكَ الْمَصِير٢٨٥

لاَ يُكَلِّفُ اللّهُ نَفْسًا إِلاَّ وُسْعَهَا لَهَا مَا كَسَبَتْ وَعَلَيْهَا مَا اكْتَسَبَتْ رَبَّنَا لاَ تُؤَاخِذْنَا إِن نَّسِينَا أَوْ أَخْطَأْنَا رَبَّنَا وَلاَ تَحْمِلْ عَلَيْنَا إِصْرًا كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِنَا رَبَّنَا وَلاَ تُحَمِّلْنَا مَا لاَ طَاقَةَ لَنَا بِهِ وَاعْفُ عَنَّا وَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَآ أَنتَ مَوْلاَنَا فَانصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَ ٢٨٦



Peygamberimiz (sav), Cennetin yedinci katında Necm Suresinde de anlatıldığı üzere Bakara suresinin son iki ayeti oraya çıktığında, bizatihi kendisine Allah tarafından bildirilmiştir. 

14 - Sidretü'l- Müntehâ'nın yanında.

15 - Ki Cennetü'l- Me'vâ onun yanındadır.

16 - Sidre'yi kaplayan kaplıyordu.

17 - (Peygamberin) gözü şaşmadı ve sınırı aşmadı.


18 - Andolsun ki o, Rabbinin âyetlerinden en büyüğünü gördü. (Amenerresulü)

Diğer bir deyişle Kur'anın tamamı dünyaya gönderilmiştir. Bu iki ayeti ise Resulullah (sav) almak için göğe çıkmıştır. Dünyaya gönderilmedi Resulullah'a (sav) Allah'ın huzurunda bildirilmesi gerekiyordu. Bu yüzden Kur'an'da çok önemli bir yeri vardır. 

Amenerresulu'nün Kur'an'ın en büyük ayetleri olduğunu bildiren ayet: 


Necm Suresi/18 Andolsun ki o, Rabbinin âyetlerinden en büyüğünü gördü.

Emine Kaya


Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı