Lokman Suresi inzal sebebi 1.ders


LOKMAN SURESİ



Mushaftaki sıralamada otuz birinci, iniş sırasına göre elli yedinci sûredir. Sâffât sûresinden sonra, Sebe' sûresinden önce Mekke döneminin ortalarında inmiştir. 27-28. âyetlerin veya 27-29. âyetlerin Medine'de indiği söylenirse de bu yöndeki rivayetler güvenilir bulunmamıştır.[1]

Lokman Sûresi Mekke'de ve Sâffât Sûresinden sonra nazil olmuştur.

İbn Abbâs'tan rivayete göre "Eğer yeryüzündeki ağaçların hepsi kalem olsa, deniz de, arkasından yedi deniz daha kendisine yardım ederek mürekkep olsa yine de Allah'ın kelimeleri tükenmez. Muhakkak ki Allah Azîz'dir, Hakîm'dir. Sizin yaratılmanız da yeniden diriltilmeniz de bir tek kişininki gibidir. Şüphesiz ki Allah Semî'dir, Basîr'dir.Görmez misin ki Allah geceyi gündüze, gündüzü de geceye katar. Güneşi ve ayı buyruğu altında tutar. Her birisi belirli bir süreye kadar akıp gitmektedir. Muhakkak ki Allah yapmakta olduklarınıza Habîr'dir." (âyet, 27-29) âyetleri olmak üzere üç âyetinin; Atâ'dan rivayetle ed-Dânî ve Katâde'den rivayetle Ebu Hayyân ise 27-28. âyetleri olmak üzere iki âyetinin medenî olduğunu söylemişlerdir.

"Onlar ki namaz kılarlar, zekât verirler ve onlar âhirete de yakînen iman ederler." (âyet, 4) âyet-i kerimesi olmak üzere sadece bir âyetinin medenî olduğu, Sûrenin geri kalan bütün âyetlerinin mekkî, yani Mekke'de nazil olduğu da söylenmiştir.[2]

Sûrenin nüzul sebebi olarak Alûsî, Kureyşlilerin Hz. Lokman, Lokman'ın oğlu ile olan durumu ve ana-babasına iyilikleri hususunda soru sormalarını göstermiştir.[3] Bu, Sûrenin tamamının bu soru üzerine nazil olduğu izlenimini vermekle birlikte çoğu kastedilmiş olmalıdır.[4]

Âyetlerinin adedi, otuz dörttür. [5]



6. "İnsanlar arasında, bir bilgisi olmadığı halde Allah yolundan saptırmak için gerçeği boş sözlerle değişenler ve Allah yolunu alaya alan­lar vardır. İşte alçaltıcı azap bunlar içindir."



Ayetin nüzul sebebi ile ilgili rivayetler:

1- Kelbî ve Mukatil şöyle demiştir:

"Bu âyet Nadr b. el-Haris hakkında inmiştir. O, İran'a ticaret için giderdi ve oradan Acemler'in haberlerini alır, onları Kureyş'e anlatırdı ve onlara derdi ki:

"Muhammed size Âd ve Semûd kavmini anlatıyor. Ben de size Rüstem, İsfendiyar ve Kisralar'ın haberlerini anlatıyorum." Bunun üzerine onun sözlerini güzel buluyorlar ve Kur'an dinlemeyi terkediyorlardı. İşte bu âyet bu hususta indi.[6]

2- Mücahid şöyle dedi:

"Bu âyet sanatkâr ve Muganniye (şarkıcıya) satın alınması hususunda inmiştir."[7]

3- Süveyr b. Ebî Fahite, babasından, o da İbn Abbas'tan rivayet ederek dedi ki:

"Bu âyet, gece ve gündüz boyunca şarkı söyleyen bir cariyeyi satın alan bir adam hak­kında inmiştir."[8]

4- Bu kişinin İbn Hatal olduğu söylenmiştir.[9]

5- İbnu Cerîr Avfî tarikından İbnu Abbas'tan (r.a.) rivayetle şöyle demiştir:

“Allahü Teâlâ'nın, Lokman: 31/6 ayeti, şarkıcı bir köleyi satın alan, Kureyş'ten birisi hakkında indirildi.” [10]

6- Cüveybir’in İbnu Abbas'tan (r.a.) rivayetine göre şöyle demiştir:

“Ayet, Nadr Îbni Haris hakkında indirildi. O, şarkıcı cariyeler satın alır; birisinin Hz. Peygamber (sa)'i dinlemeye gittiğini görürse hemen bir şarkıcı cariyesini çağırır, o kişiyi de çağırır ve cariyesinin ona çalıp söylemesini emrederek: "Bak, bu, Muhammed'in kendisine çağırdığı namazdan, oruçtan ve onunla birlikte mücadeleden daha hayırlıdır." dermiş. İşte onun bu davranışı üzerine bu âyet-i kerime nazil olmuş.[11]

7- Ahmed b. Muhammed b. İbrahim el-Mukri, Muhammed b. el-Fadl b. Muhammed b. İshak b. Huzeyme'den, o dedesinden, o Ali b. Hucr'dan, o Mişmeil b. Milhan et-Tai'den, o Muttarih b. Yezid'den, o Ubeydullah b. Zahr'dan, o Ali b. Yezid'den, o Kasım'dan, o da Ebî Ümame'den bize şöyle haber verdi:

"Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki:

"Çalgı aletlerini kullanmasını öğrenmek ve on­ların alım-satımını yapmak helâl olmaz." Bu âyet de işte bu hususta indi, Rasulullah (s.a.v.) devamla:

"Hiçbir kimse yoktur ki sesini bir şarkı ile yükseltsin de Allah ona iki tane şeytan göndermesin. Onların birisi sağ omuzuna, diğeri de diğer omuzuna oturur. Şarkı söyleyen, sükût edinceye kadar ayaklarını sallar dururlar" buyurdu."[12]



Kaynaklar

[1] İbn Âşûr, XXI, 138. Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı, Prof. Dr. İbrahim Kafi Dönmez, Prof. Dr. Sadrettin Gümüş, Kur’an Yolu, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları: IV/305.


[2] Râzî, Mefâtîhu'l-Ğayb, XXV,139; Kurtubî, el-Câmiu li-Ahkâmi'1-Kur'ân, XIV,35; Alûsî, Rûhu'l-Maânî, XXI,64. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/698.


[3] Alûsî, age. XXI,65. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/698.


[4] Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/698.


[5] İmam Celaleddin es-Suyuti, Lubabu’n-Nukul Fi Esbabi’n-Nuzul, Fatih Yayınevi: 2/517.


[6] Mürsel hadistir. Kelbi yalancılıkla itham olunmuştur. İmam Ebu’l-Hasen Ali bin Ahmed el-Vahidi, Esbâb-ı Nüzul, İhtar Yayıncılık: 287; Muhammed Ali Es Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 5/13. Vahidî, Esbâbu'n-Nüzûi, s. 244. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/698. Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 11/139.


[7] Mürsel hadistir. İmam Ebu’l-Hasen Ali bin Ahmed el-Vahidi, Esbâb-ı Nüzul, İhtar Yayıncılık: 287. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/698.


[8] Süveyr b. el-Fahite zayıf bir ravidir. Takrib: 1/121. İmam Ebu’l-Hasen Ali bin Ahmed el-Vahidi, Esbâb-ı Nüzul, İhtar Yayıncılık: 287. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/699.


[9] Alûsî, age. XXI,67. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/698.


[10] İmam Celaleddin es-Suyuti, Lubabu’n-Nukul Fi Esbabi’n-Nuzul, Fatih Yayınevi: 2/518. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/698.


[11] İmam Celaleddin es-Suyuti, Lubabu’n-Nukul Fi Esbabi’n-Nuzul, Fatih Yayınevi: 2/518. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/698-699. Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 11/138. Abdulfettah El-Kâdi, Esbab-ı Nüzul, Fecr Yayınevi: 315.

[12] İsnadı cidden çok zayıftır. Sennedde ismi geçen şahıslar için bakılabilecek eser: Hafız; et-Takrib: 2/253, 1/533. İmam Ebu’l-Hasen Ali bin Ahmed el-Vahidi, Esbâb-ı Nüzul, İhtar Yayıncılık: 287. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/699. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder