M. Kemal Paşa’nın Nutku’nun osmanlıca ilk baskısının 494. sahifesinde yer alan kendisinin reis-i cumhur seçilmesine dâcir beyanı yukarıda görüldüğü üzere aynen şöyledir:
“O’ndan sonra reis-i cumhur intihabı(seçimi) için Meclis’in reyine müracaat olundu. Toplanan ârânın (reylerin) neticesini, makam-ı riyâsette bulunan İsmet Paşa hey’et-i umûmiyeye şöyle tebliğ eyledi:
“Türkiye Cumhuriyeti riyâseti için yapılan intihabatın ârâsına (reylerine) 158 zat iştirak eylemiş ve umhuriyet riyasetine 158 aza (üye) müttefikan Ankara mebusu Gazi Mustafa Kemal Paşa hazretlerini intihap eylemişlerdir.”
Birinci Meclis 430 kişi idi. Ölen, gelmeyen vesâire çıktıktan sonra bu sayı 400 kabul edilmektedir. II. Meclis ise tam 400 kişi idi. 158 rakamı ise, yarıdan fazla olmadığı cihetle ortada karar nisabı değil müzakere nisabı bile mevcud değildir. Peki nasıl olmuş da mevcudu 400 olan Meclis yüz elli sekiz kişi ile toplanıp ittifakla reis-i cumhur seçmiştir. Bunun cevabını biz versek kemalist kalemşörler bizi garezkârlıkla itham ederler. Bu sebeple bir kemalist yazarın sözleriyle bu duruma açıklık getirelim. Aşağıda fotokopisini gördüğünüz 14 Mayıs 2011 tarihli Türkiye Gazetesi’nde Yılmaz Öztuna şöyle izah etmektedir:
“Cumhuriyete geçiş Atatürk’ün isteği ile oldu. Gerçek bir referandum bile yapılmadı. Milletvekillerinin ancak yarısıyla seçildi.(Halbuki yarısından az.) Vekillerin diğer yarısına oturuma katılmaları için haber gönderilmesi dışında meclise de gelmemeleri için evlerinin önüne polis dikildi.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder