HACCA GİDENLERDEN ABDURRAHMAN AFFEDİLMEDİ!




Mehmet Mustafa PayasTartışma
- 22:17
#Hadis

HACCA GİDENLERDEN ABDURRAHMAN AFFEDİLMEDİ!
Mâlik bin Dînâr Hazretleri bir yıl hacca gitti.
Haccını tamamladığı gece rüyâsında bir ses işitti:
"Yâ Mâlik! Hacca gidenlerden Muhammed oğlu Abdurrahmân affedilmedi." dedi.
Sabahleyin çevresinde Muhammed oğlu Abdurrahmân'ı aramaya başladı.
Sordukları kimse ona: "Aradığın kimse Kur'ân ehlidir...Her yıl hacca gelir." dediler.
Araya araya onu bir köşede Kur'ân okurken buldu...Abdurrahmân onu görünce bir âh çekip bayıldı...Daha sonra şöyle dedi:
"Beni rüyânda gördün. Bana, Allahü teâlânın beni affetmediğini söylemeğe geldin değil mi?"
Mâlik bin Dînâr Hazretleri çok şaşırdı...Ona hayret edip sordu:
"Sâlihlerden birine benziyorsun. Çok merak ettim. Acaba, Allahü teâlâ seni niçin affetmiyor...Ne günâh işledin?"
"Bir Ramazan ayının ilk gecesi idi. İçki içip sarhoş olmuştum.Bu sırada babam beni aramış ve bir yerde yatar bulmuş. Beni çekince ben de sarhoşluktan ona vurup bir gözünü çıkarmışım. O da bana bedduâ etmiş. Ertesi günü ayılınca neler yaptığımı büyük bir üzüntü ile öğrendim. Bütün içki küplerini yok ettim. Kölelerimi âzât ettim.Yaptıklarıma pişman olup, doğru yola girdim.Her yıl böyle hacca gelir duâ ederim...Fakat, her seferinde sizin gibi birisi rüyâmda: "Allah seni affetmedi." diye söyler."
Tekrar ağlamaya başladı.
Onun bu hâline Mâlik bin Dînâr acıdı, babasını sorup yerini öğrenerek onun yanına gitti.Babası o büyük âlimi görünce şöyle karşıladı:
"Hoşgeldin yâ Mâlik!"
"Beni nasıl tanıdın?"
"Bugün Allahü teâlâya duâ edip, seni görmeği dilemiştim."
"Seni ziyâretimin bir sebebi var."
"Buyurun bir isteğiniz varsa hemen yerine getiririm."
"Farzet ki kıyâmet kopmuş, oğlun Abdurrahmân'ı tutup Cehennem'e götürüyorlar...Onu bu hâlde görsen üzülmez misin?"
Bunu duyunca babası ağlamaya başladı. Daha sonra kendine gelip dedi ki:
"Sen şâhit ol ki, oğlumun kusurunu affettim ve ona hakkımı helâl ettim."
Daha sonra Mâlik bin Dînâr, ondan izin alarak oğlunun yanına gidip müjdeyi verdi:
"Baban senin suçunu bağışladı. Biraz sonra seni görmeye gelecek."
Bunu duyunca Abdurrahmân ağlayarak tekrar bayıldı.
Bu sırada babası geldi.
Mâlik bin Dînâr'a ricâ etti.
"Oğlumu affettim. Öbür âleme yakın zamanda göçeceğini zannediyorum...Şehâdet getirip rûhunu teslim etsin."
Mâlik Hazretleri, şehâdeti telkin etmeğe başladı.
Fakat Abdurrahmân cevap vermiyordu.
Nihâyet gözlerini açıp, karşısında babasını görünce ona yalvaran bir sesle dedi ki:
"Babacığım ne olur, gel sende benim gözümü çıkar ki, kıyâmete kalmasın!"
Babası:"Ey gözümün nûru!..Ben suçunu bağışladım...Senden râzı oldum." dedi.
Bu sırada Abdurrahmân iki defâ şehâdet getirdi.
Mâlik bin Dînâr ona sordu:
"Hâlin nasıldır?"
"Baygın halde iken başucumda elinde topuz olan bir melek durup bana:""Baban senden râzı değil!..Bu topuzla senin başına vuracağım" dedi.
Az sonra, başka bir melek gelip yeşil bir mendille gözlerimin yaşını sildi ve dedi ki: "Şehâdet getir! Baban ve Allahü teâlâ senden râzı oldu." dedi.
Bunları söyler söylemez rûhunu teslim etti.
Mâlik bin Dînâr hazretleri sâlih kimseleri sevmeyi anlatır ve onlara düşman olmaktan sakındırırdı.
Bu hususta:"İnsan, kendisi sâlih olmadığı halde sâlihlerin şeref ve haysiyetine dil uzatacak olursa, başka günahı olmasa bile bu ona yeter!" buyurdu.
ALEMLERE RAHMET.COM SİTESİNDEN ALINTIDIR..
Allahım bizleri annemiz ve babamızdan hayır duası alan , çocuklarımıza hayır duası eden kullar eylesin....Allahım bizi evladımıza külfet evlatlarımızıda bizlere külfet değil.ailemizi zürriyyetimizi göz aydınlığı eyle.. .Allahım dualarımızı dualarınızı kabul ve makbul etsin..

Yorum Gönder

0 Yorumlar