Bakara Suresi 8.ayet münafıklar hakkındadır ve umarım bizler müafıklar listesinde değilizdir.
Hazreti ömer bile Huzeyfetül Yemani'ye sorarmış ki; Münafıklar listesinde ben var mıyım? (Huzeyfe Peygamber Efendimiz sallalahü aleyhi ve sellem'in sırdaşı idi ve Ona münafıkların listesini vermişti...)
Bu dünyada münafıklık yapanların yarın kabirde
-Rabbin kim sorusuna muhatap olduklarında
-Rabbim SENSİN deyip münafıklık yapacağı rivayetleri vardır...
Allah bizleri münafıklıktan kurtarsın inşallah..
Yine hadisi şeriflerde rivayet edildi ki;
Sabah ve yatsı namazlarını kılanlardan münafıklık kalkar..
8- Bir kısım insanlar vardır ki: "Biz, Allaha ve âhiret gününe iman ettik.derler. Halbuki onlar mümin değillerdir.
Bazı insanlar vardır ki: "Allahı ve kıyamet gününde tekrar dirilmeyi tasdik ettik" derler. Halbuki onlar mümin değilierdir. Çünkü onlar, kalblerinde olanın aksini açıklıyorlar.
Bu âyette zikredilen "insanlar"den maksat, müfessirlerin ittifakıyla belirttikleri görüşe göre "Münafıklardır.
Nitekim, Abdullah b. Abbas, Katade.Mücahid, Abdullah b. Mes'ud, Rebi' b. Enes ve İbn-i Cüreyc ; bu insanlardan maksadın Medinede, Müslümanlardan korkarak mümin okluklarını söyleyen münafıklar olduklarını söylemişlerdir.
Taberi diyor ki:
"Aziz ve Celil olan Allah, hicret yurdu olan Medine-i münevverede, Resulullahı yerleştirip muzaffer kılınca ve onun davetini yayıp müslümanlan çoğaltınca müslümanlar, putlara tapan müşrikleri ve ehl-i kitap olan kâfirleri mağlup edince Yahudi hahamları, sırf kıskançlıklarından ve azgınlıklarından dolayı Resulullaha kin ve düşmanlık beslediler. Allah, bunlar hakkında başka bir âyet-i kerimede şöyle buyurdu;
"Kitap ehlinden bir çoğu, hak kendileri için apaçık belli olduktan sonra, içlerindeki çekememezlikten dolayı, iman etmenizden sonra sizi tekrar kâfirliğe çevirmek isterler[32] Ehl-i kitap olan bu Yahudiler yanında Resulullahı yurtlarında barındıran, onu destekleyen ve yardımına koşan Ensar'in içinden bir kısım insanlar, şirklerinde ve cehaletlerinde devam ettiler. Açıkça kâfir olduklarını söylemeleri halinde müslümanlar tarafından öldürüleceklerinden veya esir edileceklerinden korktuktan için iman ettiklerini söyleyen fakat aslında iman etmeyen münafıklar ortaya çıkmışlardır. Bunlar da ehl-i kitabın kâfirleriyle işbirliği yaparak müminler aleyhine çeşitli tuzaklar kurmaya girişmişlerdir. Bunlar, Resulullahı ve sahabileri gördüklerinde
"Biz, Allaha, Peygamberine ve âhiret gününe iman edenleriz." demişler, Yahudilerle başbaşa kaldıklarında da "Biz, sizinle beraberiz. "Biz iman ettik" diyerek müminlerle alay ediyoruz." demişlerdir. İşte Allah teala bu âyet-i kerimede bu tür insanları zikretmekte ve onların gerçekte iman etmediklerini açığa vurmakta ve "Halbuki onlar mümin değillerdir." buyurmaktadır. Âyet-i kerimenin bu son bölümü, imanı sadece "Dil ile ikrar" diye tanımlayan "Cehmiye" fırkasının görüşlerini çürütmektedir. Zira Allah teala, kalben iman etmeyip, dilleriyle iman ettiklerini söyleyenlerin mümin olmadıklarını beyan etmiştir. [33]
Kaynaklar
[32] Bakara suresi, 2/109
[33] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yayınevi: 1/120-121.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder