Yâ Resûlullah! Siz secdeyi çok uzâtınca, vefat ettiğiniz korkusuyla bakmaya geldim!


.Abdurrahmân b. Avf (radiyallahu anhu) nakleder:
Bir gün mescide vardığımda Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’in mescidden çıkmakta olduğunu gördüm.
Kendisini tâkip ederek arkasın­dan yürümeye başladım.
Onun benden haberi yoktu.
Sonra hur­malığa girdi, kıbleye yöneldi ve secdeye kapandı.
Ben arkasın­daydım.
Secdede uzun süre kaldı, o kadar ki, vefat ettiğini zannederek yürümeye başladım.
Yanına geldim, eğilip yüzüne baktım.
Başını kaldırdı:
“Ne var Ey Abdurrahmân?” buyurdu.
Dedim ki:
“Yâ Resûlullah! Siz secdeyi çok uzâtınca, vefat ettiğiniz korkusuyla bakmaya geldim!”
Buyurdu ki:
“Sen benim hur­malığa girdiğimi gördüğün sırada, Cebrâil (as)'la karşılaştım.
Bana şöyle dedi:
“Sana müjdeler olsun! Allah şöyle buyurdu:
“Kim seni selâmlarsa, Ben de onu selâmlarım.
Kim sana salât (duâ) ederse, Ben de ona salât (ikram) ederim.
(Kim sana selâm ve salât ederse, Ben de ona selâm ve salât ederim.)”
(Ahmed b. Hanbel, I, 191)

Yorum Gönder

0 Yorumlar