KURBAN KESILMEZSE PARASI NASIL ÇIKAR O KIŞIDEN
Okuyunuz lütfen=
Yıl 2010 ve kurban bayramı yaklaşıyordu. Evim kira ve üç evladım da okuyordu.
Dört ayrı bankaya kredi borcum vardı. Nasıl olduysa 5 kredi kartımın hepsinin limiti dolu idi. Ancak asgari ödemelerini yatırabilecek durumdaydım. Ne olursa olsun kurban kesmemiz gerektiği anlatılıyordu. Kurban kesmek istiyordum ama zor geçiniyordum, nefes alamaz hale gelmiştim sanki…
Her kurban mevzu olduğunda mevzuyu alttan almamaya çalışıyorum. Ancak bir taraftan da çocuğunuz hastalansa, işiniz bozulsa, bir dileğiniz olsa çözüm olarak şifa niyetine kurban tavsiye edilmesini de çok anlayamıyordum. Hatta kurban konusunu işleyenlerin bizi anlamadığını düşünerek sitem ediyordum.
Kurban yaklaştı ve geldi. Tabii, daha önceki senelerde kurban kesiyordum ama ödemede çok zorlanıyordum. Ödeyene kadar neredeyse ikinci kurban geliyordu.
Ödemeyi geciktirdiğim için sıkıntıya giriyordum.
2010 yılı kurban bayramı yaklaştığında beklemediğim bir yerden para geldi. Ama öyle çok da değil. Ne kurbana tam yetiyor ne de diğer konulara. Ama yine de kurban alınabilir bir meblağ var elimde. Ancak bir taraftan da durumunuz ortada, bize düşmez diyordum. Netice de kesmemeye karar verdim. Yurt dışında kurban ucuz olduğu için oraya göndereyim diye düşündüm, düşünürken de o fırsatı da kaçırdım…
Eldeki para nasıl bitti?
Kurban hizmeti bitti ve ikinci gününün akşamı eve gittim. Hanım “ Ocak arıza yaptı gaz kaçırıyor! Hemen bir şey yapmamız lazım!” dedi. Tamirinden anlayan bir arkadaşı çağırdım. Hortumunu değiştirdi. Hortum parasını 25 lira olarak verdik. Tamir için ücret almadı. Ama düzelmedi ertesi gün koku devam etti.
Yeni ocak aldık ve ona da 225 lira verdik. Bayram sonrasında tamirciye götürdük belki başka bir yerde kullanırız diye ama tamirci arızasının bulunmadığını söyledi.
Bayram bitti ertesi gün dolandırıcıya 200 lira kaptırdım. O da ayrı bir hikâye…
Basireti bağlanır ya bazen insanın, göremez olur, öyle olmuştum. Dolandırıcı tam 2 saat tiyatro yaptı. Tanımadığım uzak bir akrabam olduğuna, üstelik doktor olduğuna inandırdı. Beni 2 saat içinde 8 sefer sarılıp öptü, 200 lirayı hak etti.
Ara toplam: 450 etti.
O günün akşamı akrabaları ziyaretten döndük. Hanım, oğlumuzu muhakkak psikiyatra götürmemiz gerektiğine beni ikna etti. Sonradan bakıyorum da burada da basiretim bağlanmıştı. Aslında daha önce hastaneye psikiyatra götürmüştük.
Ayrıca belediyenin doktoruna da 3 defa gitmişti. Hiçbiri, bir şey bulamamıştı. Ama biz bu sefer ünlü bir doktora götürdük. 400 lira da ödeme yaptık. Tabii doktor 4 seans yaptı. Sonunda bize “Aslan gibi bir çocuk bir şeyi yok.” dedi.
Yekûn 850 lira.
Kurban kaç paraydı?
Daha bitmedi
Konuyu yazmaya karar verdiğimde okurların bu kadar da olur mu? diyebileceğini düşünerek bu bölümü yazmak istemiyordum. Ancak hakikati perdelemenin manası yok diye düşündüm.
Süleyman Hilmi Tunahan (k.s)’nin kurban kesmeyenler için kendisinden veya ailesinden bu kurban kanı kadar kan çıkar meselesi vardı. Kurban sonrası bende bir hastalık peyda oldu. Adı su fıtığı (hidrosel).
Anlatmak istemediğim bu kısımdı. Takriben bayramdan üç ay sonraydı.
Doktorlar muhakkak ameliyat olmanız lazım, dediler. Ameliyat olmaya karar verdim. Beni üç defa ameliyat için hazırlayıp ertelediler. Her seferinde tahliller için altı tüp kan verdim. Toplamda ise 18 tüp kan vermiş oldum. Ancak boşuna çıktı. Daha sonra ameliyat olmama gerek kalmadan rahatsızlığım geçiverdi.
Daha en başında “Param yok ki nasıl cebimden çıkacak?” diye düşünmüştüm.
Rabb’im daha büyük bir imtihana tabii tutmadan bana göstermiş oldu. Merak etmeyin bu yıl dersimi iyi aldım. Ben kurbanımı öyle ya da böyle keseceğim inşaAllah. Siz de kesmenin yollarını arayın…
Kaynak:
İnsan ve Hayat Dergisi
Eylül 2015
Sayı: 67 Sayfa: 16
Rabbim maddi hiçbir menfaat göz etmeden sırf Rızası için kurbanını kesip hem dünyada hemde ukbada nasiplenenlerden olabilmeyi nasip eylesin. Amin...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder