SAHTEKARLARİ TANİYALİM
Biz insanların kişiliği ile değil düşünceleri ve fikirleri ile ilgileniriz. Kimsenin şahsına hakaret etmeyiz. Ancak fikirlere reddiye yapmak ve eleştirmek gibi bir özgürlüğümüz de vardır.
Kendini Muhammed Erol İstanbuli olarak tanıtan ve İstanbul Cemaati olarak ünlenmeye çalışan bu zatlar üç beş kişi de olsa çevresinde topladığı insanlara kendince Allah’tan aldığı yeni hükümleri, helal ve haramları belirliyor. Biyografisinde şöyle denmiş: “Muhammed erol müderrisoğlu 1968 istanbul doğumlu maneviyattan görevli Allah u tealanın yolu için uğraşır alllah u tealanın lutfettiği keramet ile şifa dağıtır kaynağı kuranı kerimdir.”
İlminin olmadığı anlaşılan kişi, almış eline kağıt kalemi, şu helaldi artık haram, şu haramdı artık helal gibi delalet dolu tavırlar sergiliyor. Çevrede “sahte peygamber” olarak bilinen şahıs helali
haram, haramı da helal saymakla dinden çıkmış oluyor… Çünkü din tamam olmuş, helaller ve haramlar belirlenmiştir. bu şahıs “Allah’ın kesin hükmü” gibi ifadelerle helali haram saymaya cür’et ediyor, sünnetin kaldırıldığını söylüyor… Bu kişi sarık sakal ve cübbeyi de delaletine alet ediyor. Böylelikle İslami kisveyi canlı tutan cemaatlerinde lekelenmesine sebep bunun milletimize kurulan bir tuzak olduğu hemen anlaşılıyor!
İhvanlar.net duzenlendi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder