Bayezid-i Bestarnİ kuddise sırrahulali hazretlerine müridleri şeytandan şikayet etmişler ve :
- Şeytan, bizim iymanımızı alıyor, demişler.
Hazreti Şeyh, şeytanı çağırmış ve azarlamış:
- Ey İblis .. Sen, insanların iymanlarını alıyormuşsun. buyurmuş.
İblis, kendisini müdafaa etmiş :
- Ya Şeyh, demiş .. Ben. kimseye zorla bir şey yaptıramam. Kimsenin zorla bir şeyini almak hususunda da Allah'tan korkarım. Ne var ki, insanoğlu çok basit sebeplerle iymanlarını atarlar, ben de onların attıkları iymanlarını alırım.
Evet ; şeytan cehennem ehline hitaben sözlerine devam etmiş :
- Benim vazifem sizi aldatmaktı. Zevk ve safaya düşürmek, haktan gaflete sürüklemek en önemli işlerimdendi. Hepinizin boyunlarınıza, birer boyunduruk taktım. Kiminizi iymanından, kiminizi namusundan ettim. Ben, ne dedimse, siz aynen yaptınız. Allahu teala'ya ve Peygamberlerine inanmadınız da bana inandınız. Şimdi de utanmadan bana levm ediyorsunuz ki tamamiyle haksızsınız. Bana levmetmeyiniz, kendi nefsinize levmediniz. Bana lanet etmeyiniz, kendi nefislerinize lanet ediniz.
Şeytanın bu ağır itharmlarına ehl-i nar verecek cevap bulamayacak ve hepsi başlarını önlerine eğerek susacaklardır. Sonra, cehennemin kapıları ebediyyen kapatılacak, kafirler ve zalimler ebedi olarak orada kalacaklardır.
Ey ehl-i iyman: Düşmanını tanı, şeytana ve şeytan uşaklarına bende olma.. Seni, İymandan mahrum eden, ibadetten alıkoyanlar apaçık düşmanlarındır. Onlar, seni Evliya'ullah'ın sözlerinden çaldıkları bazı hak sözlerle kandırırlar.
Bu tıpkı balıkçıların zokalarına bir miktar balık eti veya yem takmalarına benzer. Onu kapacağım diye ağzını açtın mı, içindeki çengelli iğneye takılır ve bir daha kendini kurtaramazsın.
Artık, onların oltalarına düşmüş, her şeyini kaybetmiş olursun. Artık sana ne isterlerse yaparlar. Yalnız canından değil, iymanından ve tertemiz itikadından da olursun, ki bunun da sonu ebedi felakettir. Seni Hakka götürecek, iki cihanda saadet ve selametini temin edecek kimseler, ancak aşağıda sayacağım sıfatlara malik olanlardır :
Her kim, seni Allahu teala'ya ve O'nun Habib-i edibine çağırırsa, sana ibadet ve ta'atı tavsiye ve telkin ederse, kalbine Allah ve Muhammed aşkı aşılarsa, sana ashab-ı kirama hürmeti ve Ehl-i beyte muhabbeti talim ve teşvik ederse, ibadetlerinde sana şevk ve lezzet verdirirse, seni bütün günahlardan, kötülüklerden, fenalıklardan men'ederse, bil ki o senin dostun, dünya ve ahiret kurtancındır. Zaten, böyle bir zat-ı şerifi görünce kalbin sürura erer, mübarek vechine baktın zaman Allah ve Resûlünü hatırlarsın, kalbinde Allah korkusu ve Allah muhabbeti, Resûl aşkı belirir ve uyanır. Ona sarıl, ona bağlan ve hiç korkma, sana uzattığı can kurtaran simidine bağlı olan Allah'ın ve Resûlünün ipidir. Ona tutunan mutlaka necata erer. Bu sıfatları nefsinde toplayan bir zat-ı şerifi bulabilirsen, ona dört elle sarıl, bırakma, aynlma ki iki cihanda aziz olasın. Dünya ve ahiret saadet ve selametine eresin.. Bu fani alemden cennete giresin ve cemale eresin ..
İrşad 3.cild Muzaffer Ozak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder