Kırık, çıkıklara Karakafesotu (Symphytum officinale)

Kırık, çıkıklara Karakafesotu (Symphytum officinale)

Kemik sağlımız için, Karakafesotu

Symphytum officinale L.

Familyası : Boraginaceae (hodangiller)
İngilizce adı : Comfrey root
Almanca adı : Beinwell
Fransızca adı : Racine de consoide
Drog* adı : Symphyti radix (Karakafesotu kökü)
Diğer isimleri : Eşekkulağı, kafes otu

Giriş

Keşfedilmeyi bekleyen birer hazinedir bitkiler. Çoğu kez gösterişten uzak duruşlarıyla keşfedilmeyi beklerler. Dokunulduğunda bin ah işitmenin aksine, bin mucize seriverirler önümüze. Bir dokun, bin mucize gör…
Arayan aradığını bulsun diye, yerden ne biterse ihtiyaç sahipleri için biter buyurmuş Mevlana. Marifet yerden bitenleri araştırıp istifadeye sunabilmede..
Kırık çıkık rahatsızlıkları için kapı kapı dolaşanlara şahit olmuştur birçoğumuz. Ancak bu tür rahatsızlıkların tedavisinde etkinliği ve güvenirliği kanıtlanmış olan ‘karakafesotu’ ülkemizde yeterince tanınmamaktadır; bu amaçla kullanımı da yaygın değildir. Bu değerli bitkimize dikkati çekelim istedik bu sebeple.

Botanik özellikleri

30- 120 cm boylanabilen, sert tüylü gövde yapısına sahip, haziran ayından itibaren beyaz, erguvani nadiren de pembe renkli çiçekler açan çok yıllık otsu bir bitkidir.

Yayılışı

Avrupa’nın birçok bölgesinde yetiştiği görülür.

Yurdumuzda Kuzey Anadolu ve İstanbul’da görülmekle birlikte, İstanbul’da S. Orientale türü daha fazla yayılış gösterir.

Dileyenler bitkiyi canlı halde görebilmek için, Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi’ni ziyaret edebilirler.

Kültürü (Tarımı)

İklim isteği


Gelişim döneminde don tehlikesi nedeniyle, soğuktan korunmalıdır.

Toprak isteği

Rutubetli, besin maddesince zengin ve iyi kök gelişimi için gevşek yapılı toprakları tercih eder.

Su isteği

Hafif nemli toprakta yetiştirileceğinden suya fazla ihtiyacı olmayacaktır.

Üretimi

Bitki tohumla ve ayırma yöntemiyle üretilir. Tohumla üretim için, tohumlar nisan ayı başlarında viollere ekilir. Fideler 5 cm boya ulaştığında araziye ekilebilir. Ayırma ile üretimdeyse bitki köklerden ayrılarak çoğaltılır. Her bir kök yeni bitki verecektir.

Hasat

Kökleri, bitki sürgün vermeden önce erken ilkbaharda veya sonbaharda bitki üst aksamı kuruduğunda topraktan çıkarılır, temizlenir, kalın olanlar parçalanır ve gölgede havadar bir yere aslırak veya 60 ºC ısılı fırınlarda kurutulur.
Kuru köklerin dış kısmı koyu kahve, içi beyaz ve sarı renklidir. Kökler kokusuzdur.

Fitokimyasal maddeleri

Laziokarpin, konsolidin, sinoglosin alkoloitleri, alantoin, asparagin, sakaroz, pyrrolizidin alkoloitleri

Tıbbi kullanılışı

Omurga dejenarasyonu, bağ dokusu bozuklukları, kan dolaşımı bozukluklarında endikedir.
Bitki bileşiminde bulunan alantoin maddesi hücre yenileme özelliğinde olup, kemik ve kıkırdak büyümesini süratlendirir. Bu özelliği nedeniyle, kas ve eklem apsesiyle kemik hastalıklarının tedavisinde kullanılabilir.
Bitki haricen kullanıldığında yaralar tam iyileşmeden tabaka oluştururur; bu durum da apse oluşumuna sebebiyet verir. Bu nedenle özellikle derin yaralara sık sık antiseptik uygulanmalıdır.
Kök unu suyla karıştırılır, lapa haline getirilir. Lapa beze yayılır ve hasta bölge bu bez üzerine yatırılır. Kompresin daima sıcak tutulması için kompres sıcak havluyla bastırılabilir.
Bitkinin yaprakları da tedavide kullanılır ancak yaprakların taze haldeyken etkin olduğunu da belirtmeden geçmeyelim.

Uyarı

Seyreltilmiş tentürü dahilen kullanılabilir. Ancak bitkinin içerdiği pyrrolizidin alkoloidi nedeniyle karaciğer hasarına neden olabildiği yönünde bulgular olduğundan dahilen kullanımını tavsiye etmiyoruz.


* Drog kelimesi, bitkilerin ilaç olarak kullanılan kısımlarını ifade eder.

Nazım Tanrıkulu
Tıbbi ve Aormatik Bitkiler Teknikeri

Kaynakça:

1. Arslan, N. ve ark., Tıbbi Bitkiler İsim Kılavuzu, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları, No: 1530, Ankara 2002
2. Baytop, A., Bitkilerin Bilimsel Adlarındaki Niteleyiciler ve Anlamları, İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Yayınları, No: 3889, İstanbul 1995
3. Eröztürk N., Bitkilerle Sağlıklı Yaşama, Anahtar Kitap Yayınları, İstanbul
4. Tanker, N., Koyuncu, M., Coşkun, M., Farmasötik Botanik, Ankara Üniversitesi Yay., No: 88, Ankara 2004

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder