Kur’an’daki ayet numaralarını kim belirlemiştir? Dünyanın her yerinde bu numaralar aynı mıdır? Örneğin besmeleye de ayet numarası verenler var mıdır?
Kur’an’daki ayetlerin sayısı, ayetin nerede başlayıp nerde bittiği, Hz. Peygamber (a.s.m) tarafından -gayr-ı sarih vahiy ile- tespit edilmiştir.
Kur’an ayetlerinin sayısı ve tertibi/sıralanışı, tıpkı elimizdeki Mushaflarda olduğu gibi, vahiy ile tespit edilmiştir. Alimlerin çoğu, değişik hadis rivayetlerini göz önünde bulundurarak bu sonuca varmış, bu görüşü benimsemiştir. Son zamanlarda yapılan yeni çalışmalar da bunu desteklemektedir. Öyle ki, ayetlerin vahy ile tespit edildiğine dair, alimler arasında her hangi bir görüş ayrılığının bulunmadığına dair bilgiler söz konusudur.(bk. es-Suyutî, el- İtkan, I/76-83, ez-Zerkanî, Abdulazim, Menahilü’l-İrfan, I/340-341; el-Kattan, el-Mebahis, 139; Cerrahoğlu, Tefsir Usulü, 56)
Hz. Peygamber (a.s.m)’in vahiy kâtiplarine, ayetlerin yerlerini, büyük bir titizlikle öğrettiğini gösteren sahih rivayetler vardır.(Misal olarak bk. Buharî, Tefsir, 18; Ahkâm, 97; Ahmed b. Hanbel, III/120; IV/381; Suyutî, İtkan, I/80-82; Subhi Salih, Mebahis, 69-71).
Ahmed b. Hanbel’in rivayet ettiği bir hadiste, Hz. Peygamber (a.s.m) şöyle burmuştur: “Cebrail bana şu : “Şüphesiz Allah, adalet ve iyiliği emreder” (mealindeki) ayeti, şu surenin şurasına (Nahl, 16/90) koymamı emretti.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI/218)
Abdullah b. Abbas’ın bildirdiğine göre, Hz. Cebrail, Hz. Peygamber (a.s.m)’e, “Allah’a döneceğiniz bir günden sakınınız!” mealindeki ayeti, Bakara Suresinin 280. ayetinin yanı başına (281. ayete) koyun” diye tembih etmiştir. (Kurtubî, I/61)
Diğer bir rivayette ise “Bu ayeti, riba ayeti ile deyn/müdayene ayetinin arasına koyun.” (Suyutî, el-İtkan, I/83) ifadesine yer verilmiştir.
Son zamanlarda, bazı kimseler, Kur’an ayetlerine verilen rakamların yeni olduğunu, dolayısıyla, ayetlerin sayısı ile ilgili bilgilerin doğru olamayacağı iddiasını ortaya atmışlardır. Halbuki, bir şeyin sayısı, onun rakamla belirtilmesinden çok farklıdır. Bir yerde elli kişi görseniz, yakalarına sayıyı gösteren rakamları olmadığı için, onları inkâr mı edeceksiniz? Eğer böyle bir mantıkla hareket edilse, insanlar, -yakalarında yazılı olmadığı için- kendi çocuklarının sayısını veya kendi ellerinin parmaklarının kaç tane olduğunu söyleyemezler! Tefsir usulü kaynaklarında belirtildiği üzere, Hz. Peygamber (a.s.m)’in hayatında, sure ve ayetlerin sayıldığını gösteren bir çok misal vardır. Bizzat Kur’an’da Fatiha suresinin yedi ayetli olduğu belirtilmiş ve hadiste de ilgili ayetin açıklaması yapılmıştır.
Dünyada, bütün Mushaflardaki ayetlerin tertibi aynıdır. Bu Kur’an’larda -Fatiha'nın başındaki hariç- Besmeleler sayılmamıştır. Bu yazılım, Küfî ekolü alimlerinin Hz. Ali’den rivayetle Peygamberimiz (a.s.m)’e dayandırdıkları bir tertiptir. Bu Kur’an’daki mevcut ayet sayısı, 6236’dır. Ayetlerin sayısı, sahabiler dahil birçok alim tarafından tespit edilmeye çalışılmıştır.
Basra ekolü alimlerinin tespit ettikleri tertipte de Besmeleler ayet olarak sayılmamıştır. Yalnız mukattaat harflerinden birkaç tanesi -ekstra- ayet sayılmıştır.
Kur’an ayetlerinin sayısı ve tertibi/sıralanışı, tıpkı elimizdeki Mushaflarda olduğu gibi, vahiy ile tespit edilmiştir. Alimlerin çoğu, değişik hadis rivayetlerini göz önünde bulundurarak bu sonuca varmış, bu görüşü benimsemiştir. Son zamanlarda yapılan yeni çalışmalar da bunu desteklemektedir. Öyle ki, ayetlerin vahy ile tespit edildiğine dair, alimler arasında her hangi bir görüş ayrılığının bulunmadığına dair bilgiler söz konusudur.(bk. es-Suyutî, el- İtkan, I/76-83, ez-Zerkanî, Abdulazim, Menahilü’l-İrfan, I/340-341; el-Kattan, el-Mebahis, 139; Cerrahoğlu, Tefsir Usulü, 56)
Hz. Peygamber (a.s.m)’in vahiy kâtiplarine, ayetlerin yerlerini, büyük bir titizlikle öğrettiğini gösteren sahih rivayetler vardır.(Misal olarak bk. Buharî, Tefsir, 18; Ahkâm, 97; Ahmed b. Hanbel, III/120; IV/381; Suyutî, İtkan, I/80-82; Subhi Salih, Mebahis, 69-71).
Ahmed b. Hanbel’in rivayet ettiği bir hadiste, Hz. Peygamber (a.s.m) şöyle burmuştur: “Cebrail bana şu : “Şüphesiz Allah, adalet ve iyiliği emreder” (mealindeki) ayeti, şu surenin şurasına (Nahl, 16/90) koymamı emretti.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI/218)
Abdullah b. Abbas’ın bildirdiğine göre, Hz. Cebrail, Hz. Peygamber (a.s.m)’e, “Allah’a döneceğiniz bir günden sakınınız!” mealindeki ayeti, Bakara Suresinin 280. ayetinin yanı başına (281. ayete) koyun” diye tembih etmiştir. (Kurtubî, I/61)
Diğer bir rivayette ise “Bu ayeti, riba ayeti ile deyn/müdayene ayetinin arasına koyun.” (Suyutî, el-İtkan, I/83) ifadesine yer verilmiştir.
Son zamanlarda, bazı kimseler, Kur’an ayetlerine verilen rakamların yeni olduğunu, dolayısıyla, ayetlerin sayısı ile ilgili bilgilerin doğru olamayacağı iddiasını ortaya atmışlardır. Halbuki, bir şeyin sayısı, onun rakamla belirtilmesinden çok farklıdır. Bir yerde elli kişi görseniz, yakalarına sayıyı gösteren rakamları olmadığı için, onları inkâr mı edeceksiniz? Eğer böyle bir mantıkla hareket edilse, insanlar, -yakalarında yazılı olmadığı için- kendi çocuklarının sayısını veya kendi ellerinin parmaklarının kaç tane olduğunu söyleyemezler! Tefsir usulü kaynaklarında belirtildiği üzere, Hz. Peygamber (a.s.m)’in hayatında, sure ve ayetlerin sayıldığını gösteren bir çok misal vardır. Bizzat Kur’an’da Fatiha suresinin yedi ayetli olduğu belirtilmiş ve hadiste de ilgili ayetin açıklaması yapılmıştır.
Dünyada, bütün Mushaflardaki ayetlerin tertibi aynıdır. Bu Kur’an’larda -Fatiha'nın başındaki hariç- Besmeleler sayılmamıştır. Bu yazılım, Küfî ekolü alimlerinin Hz. Ali’den rivayetle Peygamberimiz (a.s.m)’e dayandırdıkları bir tertiptir. Bu Kur’an’daki mevcut ayet sayısı, 6236’dır. Ayetlerin sayısı, sahabiler dahil birçok alim tarafından tespit edilmeye çalışılmıştır.
Basra ekolü alimlerinin tespit ettikleri tertipte de Besmeleler ayet olarak sayılmamıştır. Yalnız mukattaat harflerinden birkaç tanesi -ekstra- ayet sayılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder