Hayırlınız Kur'an'ı Öğrenen Ve Öğretendir
331-Amr b. Avn bize anlatarak dedi ki: Hammâd bize Ebû Hâzim'den, o Sehl b. Sa'd'dan (ra) şunu nakletti:
Allah Resulü'nün (sav) huzuruna bir hanım geldi ve kendini Allah'a ve Resûlü'ne (sav) hibe ettiğini söyledi. Allah Resulü (sav) "Kadına ihtiyacım yok" buyurdu. Orada bulunan bir adam "Ey Allah Resulü! Onu benimle evlendir" dedi. Allah Resulü (sav) "Ona bir elbise ver" buyurdu. Adam, "Bulama" dedi. Efendimiz "Öyleyse demirden dahi olsa bir yüzük ver" dedi. Adam bunu da yapamayacağını söyledi. Allah Resulü (sav) "Peki Kur'an'dan ezberinde neler var?" diye sordu. Adam da "Şu şu sûreler" dedi. "O zaman bu sûreler karşılığında seni onunla evlendirdim" buyurdu.[1]
Şerh
Bu hadis-i şerif daha önce 241 no.lu hadis olarak geçmiş ve orada tafsilatlı olarak şerhedilip çıkan hüküm ve dersler beyan edilmiştir. İmam Buhârî'nin onu bu bapta zikretme sebebi ise Kur'ân öğrenimiyle ilgili içeriği sebebiyledir. Gerçekten de Allah Resulü (sav) şöyle buyurmuştur: "En hayırlılarınız Kur'ân'ı öğrenen ve öğretendir." (Ebû Dâvud, 1452; Tirınizî, 3070; İbniMâce, 211)
Hüküm
Kur'ân öğrenmek ve öğretmek, Müslümanlar üzerine vacip kılman ilimlerin en şereflisi ile meşgul olmaktır.
Ders
Bu hadis-i şeriften bölümle ilgili olarak çıkarabileceğimiz en mühim ders, Kur'ân'm ne büyük bir sermaye olduğudur. Kişi böyle bir sermayeye sahip olup onun gereğini ifa ettikçe sırtı yere gelmeyeceği gibi, dünya ve ahiret saadetinin yolunu da bulmuş olur. Unutmamak gerekir ki Allah'ın Zâtı dışında her şey fanidir. O'nun zâtının bizler için en müşahhas ifadesi ise, Mushaf kapaklan arasında her zaman ulaşma imkânımız olan Kelâmıdır. Bu Kelâm'ı gökleri ve yeri yoktan vareden Allah'ın sözü olarak görebilmek, onu öğrenme ve öğretmenin de ne büyük bir şeref olduğunu anlamaya yetecektir.
kaynak
[1] Buhârî, vekâlet/2144, fezâiluM-Kur'ân/4641-4642, nikâh/4697, 4727, 4731, 4737, 4740> 4745, 4752-4753, libâs/5522, tevhîd/6867; Müslim, nikâh/2554; Tirmizî, nikâh/1032; Nesâî, nikâh/3238, 3306; Ebû Dâvud, nikâh/1806; İbn Mâce, nikâh/1879; İbn Hanbel, bakî musnedi'l-Ensâr/21733, 21783; Mâlik, nikâh/968; Dârimî, nikâh/2104
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder