Enes (r.a.) rivayet ediyor ki:
Her takva sahibi kimse, Muhammed'in Ehl-i Beytindendir.[21]
Peygamber Efendimizin (a.s.m.) hanımları, çocukları ve özellikle Hz. Ali, Hz. Fâtıma, Hz. Hasarı, Hz. Hüseyin ve bunların nurlu neslinden gelenlere Ehl-i Beyt denir. Fakat Peygamber Efendimiz (a.s.m.), bâzı hadislerinde, Hz. Selman gibi Sahabîlere "Sen benim Ehl-i Beytimdensin" diyerek, bu halkayı genişletmişlerdir. Bu hadislerinde de Ehl-i Beyt halkasını daha da genişletirken, Ehl-i Beyte ayrıcalık kazandıran özelliğe de dikkat çekmiştir, O özellik ise takvadır. Takva da Allah'tan lâyıkıyla korkmak, Ona hakkıyla kulluk etmek, emirlerini gönül hoşluğuy-la yerine getirmek ve haramlardan sakınmaktır. Böyle davrananlar manevî Ehl-i Beytten sayılır.[22]
RABBİM BİZLERİDE EHL-İ BEYT OLARAK KABUL EYLE. SANA LAYIK KUL HABİBİNE ÜMMET EYLE.
KAYNAKLAR
[21] Taberani’nin Evsat’ından.
İmam Suyuti, Camiu’s-Sağir, Muhtasarı, Tercüme ve Şerhi (Heyet), Yeni Asya Neşriyat: 1/28.
[22] İmam Suyuti, Camiu’s-Sağir, Muhtasarı, Tercüme ve Şerhi (Heyet), Yeni Asya Neşriyat: 1/28
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder